Cahit Sıtkı Tarancı
CAHÎT SITKI TARANCI (4 Ekim 1910-13 Ekim 1956)
Cahit Sıtkı Tarancı, Galatasaray Lisesi’ni bitirdi. Bir süre Mülkiye Mektebinde okuduktan sonra öğrenim görmek için Paris’e gitti. İkinci Dünya Savaşının çıkması üzerine okulunu tamamlayamadan yurda döndü. Ankara’da tercüman olarak çalıştı. Genç yaşında ağır bir hastalığa yakalandı. 1956 yılında tedavi için Avrupa’ya götürüldü; fakat iyileşemedi. Aynı yıl Viyana’da öldü.İlk yazdığı şiirlerde Peyami Safa, Necip Fazıl, Ahmed Muhip‘in etkisinde kaldıysa da, 1940’tan sonra yeni şiir akımlarına katıldı. “Sanat için sanat” ilkesine bağlı kaldı ve biçim ile lirizme olan tutkusunu sürdürdü. Şiirde felsefî temalardan, kapalı ve karmaşık mecazlardan kaçınarak gündelik hayatı, anlık sevinç ve telaşları, aşkı, ölümü işledi. Ölüm teması yaygın olarak bütün şiirlerinde görülmektedir. Dinî inançları ve tasavvufa eğilimi olmadığından, üstelik bir kader olarak kabullenemediğinden, ölüm düşüncesiyle hiçbir zaman barışamadı. Bu düşünce hayatı boyunca zihnini kurcaladı.
Şiirlerinde çoğunlukla kendisini anlattı. Karamsarlığını, kuruntularını, iç sıkıntılarını, korkularını, özlemlerini dile getirdiği “Otuz Beş Yaş”, Cahit Sıtkı‘nın şiir anlayışını gösteren bir “bildiri” niteliğindedir. İtalyan şairi Dante’ye bir gönderme olan “Otuz Beş Yaş”, şaire 1946 yılında C.H.P. Şiir Yarışmasında birincilik kazandırarak ünlü bir sanatçı olmasını sağladı. Hece ile yazan Cahit Sıtkı, ölçü ve kafiyeye bağlı kaldı. Bu konuda ön yargılı olmayarak serbest şiiri de beğendiğini sık sık vurguladı. Şiirinde uzun cümlelerden kaçınarak anlamı tek mısrada vermeye çalıştı. Zaman zaman sembollere başvurdu, uzak çağrışımlar ve hayal oyunlarını kullandı. Mecazlarda gerçeğe bağlı kaldı. Halk deyimlerine şiirinde sıkça yer verdi. Bu özellikleri ile Cumhuriyet dönemindeki “Yeni Şiir” anlayışını hazırlyan şairlerden biri oldu. Bazıları ölümünden sonra yayınlanan eserleri şunlardır: Şiir Kitapları: Ömrümde Sükût (1933), Otuz Beş Yaş (1946), Düşten Güzel (1952), Sonrası(1957). Çeşitli gazetelerde tefrika edilen hikâyeleri 1976 yılında yayınlandı. Aynca Mektupları da Ziya’ya Mektuplar (1957) adıyla kitaplaştırıldı.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.